Bir Rüya Tabiri

Okunmaya değer birkaç gerçek...


Bir Rüya Tabiri

Şarkılar gibi bağırıyor dizeler,
çekmecedeki kol saatim çınlıyor bir eski vakit gibi,
zaman geriye dönüyor,
şiirler satılıyor bir eski plakçı vitrininde.
Nazım olmuş bir aşk dönemeci,
Ve herkesin ağzında bir seni seviyorum lafı,
Ümitler Atillalar tabutta gidiyor ağır bir vaka,
Hasta olmuş bu toprak,
Kaldırılamaz ölüler.
Akıllar durmuş,
Şairler susmuş,
Satılık köşelerden dönüyor yazarlar,
ellerinde satılık köşeden dönen kalemler.
Satılık yazısı var bir tabelada,
Hemen altında koskoca harflerle yazıyor;
TC.
Anasına tükürdüğüm memleketin de,
Siz hala başınızdakini kıçınızdaki don sayarken,
Memleketi memleket yapan,
Namusunuzu kurtaran o ise,
O sizin her şeyinizse,
Siz o,
O da siz iseniz...
Durdu çekmecedeki saatim,
Atom bombası yok artık.
Patlayan ellerim,
Elleriniz satılık olmayan bütün eller.
Ve bir son dakika haberi veriliyor manşetten,
Nazım hikmet yıktı mezarını Moskova da.
Ellerinde ağır bir hakaret mektubu,
Dirili verdi Atilla kabrinden.
Geri kalır mı Azizi ana avrat söver de gelir.
Uğur Mumcu hemen döndü köşeden...
Ortada bir adam,
Yatıyor.
Elinde bir gemi oynuyor çocuğu,
Babası oluyor adam,
Uzandığı yerden kalkıp bağırıyor;
Getir ulan gemiciği...
Etrafta pis bir koku,
Bozulmuş bir koli yumurta,
Kırk katır mülkü var uncu pez..nkin,
Ununu satamamış serdirmiş ipe.
Nazımlar Atillalar Mumcular,
Asacaklar,
Bu karabasanları bellerindeki namahrem ipiyle.
Yahut sicim kopacak,
Bitecek bu rüya,
Uyanacak bu deyyuslar...
Rüyaymış deyip,
Yine girecekler namustan geçilmeyen karılarının terli koyunlarına,
Uyandıklarında,
Yüzlerindeki o pisliği örtecek din maskelerini takıp,
giderken işe yine durmadan alaylı bakacaklar insanların yüzlerine.
Ve bilmeden de olsa onları karıları aldatacaklar,
Hocaların göbeklerine yazdığı muskalarla...
...
Susacaklar...
Sustular...
Susturuldular...
Onlar gitti geriye bir hüzün kaldı,
Analarını alıp gittiler onlar köydeki ırgattı.
Gittiler...
Bir daha nah gelirler...

Volkan ULUÇ
10/03/2008